Arnavutluk nüfus sayımı manipülasyon endişeleri arasında
Himare’nin tutuklu seçilmiş belediye başkanı Fredi Beleri ile ilgili devam eden davanın arka planında, bu durum güney Arnavutluk’taki Yunan azınlık (ve buna bağlı olarak Atina) ile Başbakan Edi Rama liderliğindeki hükümet arasındaki ilişkilere önemli ölçüde gölge düşürüyor. Arnavutluk şu anda nüfus sayımı yapıyor.
Zaten gergin olan atmosfer, etnik Yunan örgütü Omonoia’nın iddialarıyla daha da alevleniyor. Nüfus sayımı sürecinde Rum azınlığın giderek azaldığını göstermeyi amaçlayan usulsüzlükler ve manipülasyonlar yapıldığını iddia ediyorlar. Bu yeni çatışmanın merkez üssü yine Himare bölgesinde bulunuyor ve Omonoia’nın açıklamasına göre görevlerini sadakatle yerine getiren nüfus sayımı memurlarının işine son veriliyor.
İlgili elektronik platformda olağandışı derecede yüksek sayıda Yunan asıllı vatandaşın kaydedildiği Himare’de buna benzer iki ihraç olayının yaşandığı iddia edildi. Omonoia, Arnavut yetkililerin azınlık köylerindeki etnik Rumların atalarının evlerinde daimi ikametlerine ilişkin yaptıkları beyanların gerçekliğini sorguladığını ileri sürüyor. Duyuruda, birçok nüfus sayımı çalışanının, aile reislerinin ikametle ilgili beyanlarıyla çelişen bilgiler öne sürdüğü vurgulanıyor.
Omonoia ayrıca nüfus sayımı anketinde Arnavut olmayanların ulusal kimliği, Ortodoks dini ve Yunancanın ana dil olarak kullanılmasıyla ilgili soruların bulunmamasından da yakınıyor.
Omonoia, Arnavut yetkililerin etnik Rumların azınlık köylerinde daimi ikametlerine ilişkin yaptıkları beyanların gerçekliğini sorguladığını ileri sürüyor
Arnavutluk’taki Yunan azınlık için nüfus sayımı sonuçları, merkezi hükümetle ilişkilerinde büyük siyasi önem taşıyor. Avrupa fonlarının ve çeşitli kalkınma programlarının tahsisinde güçlü bir araç olarak hizmet vermektedir. En önemlisi, atalarının topraklarındaki kalıcı varlıklarının mevcut durumunu ve geleceklerine dair sonuçları yansıtıyor.
Bununla birlikte azınlıkta, Arnavutluk derin devletinin tarihsel olarak Yunan nüfusunun azalmasını çeşitli yollarla manipüle ettiğine dair bir inanç var. Zaman zaman Tiran bunu güçlendirmek için uluslararası sahnede kınanan eylemlerde bulundu.
Arnavutluk Rumları bu manipülasyonun yeniden denendiği görüşünde. Biriken şüpheler, nüfus sayımı sürecindeki kasıtlı manipülasyonlar olarak algılanan usulsüzlükleri daha da büyütüyor. Gerçekte, Arnavutluk’taki Yunan azınlık, en azından nüfusun kendi kesimleri açısından, nüfus sayımının yapılma şeklini hiçbir zaman tam olarak kabul etmedi. 2001 ve 2011’de yapılan nüfus sayımları tartışmalıydı.
Bildirilen bu “usulsüzlükler” devam ederse, önümüzdeki Haziran ayında nüfus sayımı sonuçları açıklandığında azınlığın bunlara da itiraz etmesi kuvvetle muhtemel.
Pek çok Arnavut gibi Arnavutluk’taki Rumlar da göç etmek zorunda kalmış olabilir. Ancak doğdukları yerle bağlarını hiçbir zaman koparmadılar ve bu tür taktikler o bağları koparamaz.