Lazer Epilasyon Hataları Nedeniyle Tazminat
Özellikle son zamanlarda hem erkekler hem de kadınlar tarafından yaptırılan lazer epilasyon işlemi bazen kişilerde sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Özellikle vücutta yanık oluşması en sık rastlanan problemlerdendir. Lazer epilasyon hatalarında mağdurun haklarına yönelik bir bilgilendirme yapacağız.
Lazer Epilasyon Hatası Nedeniyle Şikayetçi Olmak
Lazer epilasyon işleminden sonra vücudunda yanık oluşan veya başka herhangi bir sağlık sorunuyla (vücutta morluk, renk değişikliği, deformasyon vb.) karşılaşan kişi lazer işlemi yapan kişi veya işletmeyi şikâyet etme hakkına sahiptir. Bu şikâyet, taksirle yaralama olan TCK 89. madde birinci fıkraya göre yapılmaktadır. Lazer epilasyon işlemi uygulayan kişi veya işletmenin kusurlu olması gerekmektedir. Kusuru bulunmayan kişi veya işletme herhangi bir ceza almayacaktır.
Lazer epilasyon hatası nedeniyle işlenen taksirle yaralama suçu şikayete tabidir. Mağdurun şikayeti olmadan kişi veya işletme hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmayacaktır. Ancak suçun bilinçli taksirle işlenmesi halinde şikayet aranmaz.
Lazer Epilasyon Tazminat Davası
Lazer epilasyon işleminin hatalı şekilde yapılması sonucu yanık oluşması veya başka bir sağlık sorunuyla karşılaşılması durumunda ve diğer koşulların da uygun düşmesi halinde mağdur kişi tazminat davası açabilecektir. Bunun dayanağı da Türk Borçlar Kanunu 470. madde ve devamı maddeleridir.
Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.
Mağdur kişi iş-eser sahibi; lazer epilasyon işlemi yapan taraf ise yüklenicidir. Eser sözleşmesinde, işin uzmanı sayılan yüklenici, yapımını yüklendiği işi, özen borcu gereği olarak fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine, kendisine duyulan güvene ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla ödevlidir.
Mağdur kişinin, yapılan lazer epilasyon işlemi nedeniyle bir maddi kaybı olması halinde maddi tazminat isteyebilecektir. Kanunda yapılan düzenlemeler gereğince hâkim, maddi tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut maddi tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, maddi tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Mağdur kişinin manevi tazminat isteme hakkı da vardır. Mağdurun bedensel bütünlüğünün zedelenmesi nedeniyle; hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalınarak, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, işlemi yapan kişinin kusurlu eyleminin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesi, mağdurun toplumdaki yeri, kişiliği, hassasiyet derecesi göz önüne alınarak mağdur yararına makul bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.
Lazer Epilasyon Maddi ve Manevi Tazminat Davası Görevli Mahkeme
Lazer epilasyon hizmeti niteliği gereği, tedavi veya estetik amaçlar dışında yapıldığında davaya bakmaya genel mahkeme değil, Tüketici Mahkemesi görevlidir.
Lazer Epilasyon Maddi ve Manevi Tazminat Davası Yargıtay Kararları
1-) Görevli mahkeme Tüketici mahkemesidir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2017/2328 Esas – 2017/4047 Karar
Mahkemesi : Tüketici Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, lazer epilasyon hizmeti sözleşmesinden cayma hakkını kullanan tüketicinin, sözleşme bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, tüketici mahkemesince; taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğine dair görevsizlik kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davalı ile 07.09.2013 tarihli sözleşme ile, 5.000,00 TL’nin kredi kartından on taksit halinde çekilmesi karşılığında, lazer epilasyon hizmeti almak üzere anlaştıklarını, yeterince incelemeden imzaladığı sözleşmeden 08.09.2013 tarihinde e-mail yoluyla cayıp, davalıya bildirmesine rağmen, taksitlerin kredi kartından tahsiline devam edildiğini belirterek, 5.000,00 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalının tüketici mahkemesinin görevli olmadığına ilişkin itirazı kabul edilerek, davanın eser sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 1. ve devamı maddelerine göre mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilir. Davada öncelikle, lazer epilasyon hizmetine ilişkin sözleşmenin tüketici işlemi sayılıp sayılmayacağı hususu çözümlenmelidir. 6502 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesine göre uygulanması gereken, dava tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Yasa’nın amaç başlıklı 1. maddesinde; yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasa’nın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek ve tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya
hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan Yasa’nın 3/d maddesinde “hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için yasanın amacı içinde, yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı Yasa’nın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Somut olay değerlendirildiğinde; davacının yasada tanımlanan şekilde tüketici ve davalının da satıcı (hizmet sağlayıcı) olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşme ve dava dilekçesi içeriğine göre lazer epilasyon hizmeti niteliği gereği, tedavi veya estetik amaçlar dışında yapıldığında davaya bakmaya genel mahkeme değil tüketici mahkemesi görevlidir. (Nitekim bkz. Yargıtay 13. HD 11.09.2012 tarih 2012/18626-19294 E-K sayılı kararı) Taraflarca ileri sürülmese bile görevin yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 21.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.