Her şey her zaman bizimle ilgili değil

Yunanistan açıklarında onlarca ölü, yüzlerce kayıp bizi bir an bile birleştiremezse, kitlesel göçün tüm boyutlarını ciddi bir şekilde tartışamazsak, o zaman kendi aramızda uzlaşma ümidimizi kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalırız.

Devlet, arama kurtarma operasyonlarına katılan herkes aracılığıyla kazadan kurtulanların tedavisine yanıt verdi. Üç günlük ulusal yas ilan etti. Ancak kamuoyu tartışmasının kahramanları – taraflar, haber medyası ve troller – trajediyi, bir tarafın “göçmenleri öldürmekle”, diğer tarafın da Yunanistan’ın tamamen korunmasız kalmasını istemekle suçlandığı başka bir iç anlaşmazlığa dönüştürmeye çalıştı.

Her şeyin bizimle ilgili olmadığını ne zaman anlayacağız? Dünya, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden bu yana en büyük yerinden edilmiş insan krizini yaşıyor.

Mülteci, aç insan, Yunan tartışmalarına aldırış etmez. Yerel Hıristiyanların ithal Müslümanlarla, yerel işçilerin daha ucuz rakiplerle “Büyük Yerine Getirilmesi” gibi gösterişli komplo teorilerinden habersiz. Ancak milyonlarca insanın her birinin hareketi küresel bir göç dalgasına dönüşüyor, küresel düzeyde ele alınması gerekiyor. Çarşamba günkü gemi kazası, bu tür çabaların başarısız olduğunun kanıtı.

Avrupa Birliği yıllardır menşe ülkelerdeki ve Libya gibi onların rotaları üzerindeki programları finanse ederek göçmen akışını yavaşlatmaya çalışıyor. Girişi engelleme çabaları da (yasa dışı iadeler veya geri itmeler dahil) başarılı olmadı. 

Daha az misafirperver hale gelse bile AB, onu arayanlara daha iyi bir yaşam vaat etmeye devam ediyor. Geçen yıl yalnızca Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da 3.800 kişi kara ve deniz yollarında öldü. Uluslararası Göç Örgütü’ne göre, 2014’ten bu yana Kuzey Afrika ile Avrupa arasında 21.000’den fazla kişi kayboldu.

Konu doğrudan Yunanistan’ı ilgilendiriyor. Ama sadece Yunanistan değil. Ve bu karmaşık. Ulusal bir stratejiye ve ortaklar ve diğer ülkelerle işbirliğine ihtiyacımız var. Sorunun tüm parametrelerini görmemiz ve kritik noktalarda anlaşmamız gerekiyor. Etkili ve insancıl olmamız gerekiyor.

Her şeyi birbirimizi yenmek için bir fırsat olarak gördüğümüzde tüm çabalarımızı baltalıyoruz.